Klasik Halı’nın kuruluşu Isparta’da halıcılığın başladığı 1900’lü yılların başlarına rastlamaktadır. Klasik Halı’nın bugünkü sahibi Tevfik Tahir Önder’in dedesi İmam Zade Mehmet Tahir Bey (1881-1943) 1909 yılında Isparta’da ‘İmam Zade M.Tahir Halı Ticarethanesi’ni kurmuştur. Aynı yıllarda Türkiye’de halı üretimi yaptırmak isteyen İngiliz O.C.M. (Oriental Carpet Manufacturers) firması Levanten bir ailenin yönetiminde İzmir’de ‘Şark Halı Kumpanyası’nı kurmuştur. Kurulan bu firma o gün Avrupa’da beğenilen fakat pahalı olan İran halılarına alternatif halılar üretmek üzere İngiltere’den halı desenlerini, boyama ve yıkama tekniklerini Isparta’ya götürmüş ve bölgede halıcılığı teşvik etmiştir. İngiliz firması siparişlerinin üretimini İmam Zade M.Tahir Halı Ticarethanesi’ne yaptırmıştır. Isparta, Yalvaç ve Gelendos bölgelerinde imalat şubeleri bulunan İmam Zade M.Tahir Halı Ticarethanesi’nin merkezi 1923 yılında Eğirdir’e taşınmıştır. Eğirdir Halı Meşheri ile Şark Halı Kumpanyası firmaları 1909-1934 yılları arasında birlikte çalışmışlardır. 1929 yılında başlayan dünya ekonomik krizi nedeniyle dokuttuğu halıları ihraç edemeyen Şark Halı Kumpanyası, üretimini azaltmış ve uzun süren kriz yılları sonrasında 1934 yılında kapanmıştır. Isparta halıcılığı da bu ekonomik krizden oldukça etkilenmiş ve zarar görmüştür. Krize rağmen üretimini devam ettiren İmam Zade M. Tahir firması 1937 yılında çalışmalarına son vermek zorunda kalmıştır.

İmamzade Ahmet ve Muammer Feyzullah Bey (sağda)
1. İzmir Dokuz Eylül Sergisi – 1927

1927 yılında İmam Zade M. Tahir Halı Ticarethanesi, Eğirdir firması İzmir’de düzenlenen “1. İzmir Dokuz Eylül Sergisi” ne katılmış ve altın madalya ile ödüllendirilmiştir. Söz konusu sergi ve İmam Zade M. Tahir firması ile ilgili olarak General Kazım Dirik, kitabında (halıcılık hakkında bilinen ilk Türkçe eser) şu notlara yer vermiştir:

Bütün bu tahmin ve tasavvurun fevkinde olarak 9 Eylül Sergisi bir kaç müstesnesından sarfı nazar adeta yerli mahsulat ve mamulatımızın nefis ve zarif manzumesi halini almıştır. 
Mahir Türk parmaklarının kurduğu san’at abidelerinin yumuşak satıhlarından alınan zevk her halde şefkatin, samimiyetin, canlı bir teması hissini veriyor. İmam Zade Tahir firmasına ait paviyonda ise cidden nefis ve zengin parçalar toplanmıştır. Bilhassa ağır ve güzel renklerin koyu zeminler üzerindeki vakur imtizacını görmek için bu parçaları hayret ve perestişle seyretmelidir. Birbirlerine yakın renklerle hasıl ettiği tatlı temevvuçlar halılar üzerinde seyyal bir ahenk yaratıyor.

Eski ve Yeni Türk Halıcılığı ve Cihan Halı Tipleri Panoraması 
General Kazım Dirik, İstanbul-1938, s.53 

Yine aynı sergi ile ilgili İzmir Ticaret ve Sanayi Odası Mecmuası’nda firmadan şu şekilde bahsedilmektedir:

Birinci binanın yukarı katında ve 9 numaralı paviyonda Mehmet Tahir Ticarethane’sinin muhtelif renk ve kalitede Acemkari, Sivas cinsi, Sivaskari ve gayet zarif Isparta cinsi halıları teşhir edilmiş ve satılmıştır. Azimkar ve müteşebbis bir sanat adamı olan Mehmet Tahir Bey, halıcılığa 1909 senesinde Isparta’da başlamış ve halıcılık aleminde büyük muvaffakiyetler göstermiştir.
Mehmet Tahir Ticarethane’si dört seneden beri Eğridir kasabasına naklolunmuştur. İmalat Şubeleri: Isparta şehri, Yalvaç kasabası ve Karaağaç kazasına tabi Gelendos Köyü’dür. Müessese, en ziyade Londra ve Amerika’ya ihraç olunan halıları imal ettirmek ve halihazırdaki senevi imalatı 15-20 bin arşın murabbaına balig olmaktadır.
Ticarethanenin 200 halı tezgahı mevcud olup beher tezgahta (3) üç amele çalışmaktadır. 1923 senesinde İzmir’de açılan İktisat Kongresi’ne iştirak ve teşhir eylediği halılardan dolayı Mehmet Tahir Bey gümüş madalya ile taltif olunmuştur.

ITSOM, 3. Yıl, 1. Sayı KS/1928, s.2-9

1928 yılında düzenlenen “2. İzmir Dokuz Eylül Sergisi” ne de katılan firma İngiltere ve Amerika’ya başlayan halı ihracatı ve ürettiği halılarla yine kendisinden övgü ile söz ettirmiştir:

Cemiyet-i Akvam salonlarının Yunan halılarıyla örtülü olduğunu ve bu suretle Yunanlıların halen Türkiye’ye nispetle daha iyi cins halı imal eylediğini iddiaya kalkışanlar İkinci dokuz Eylül Sergisi’ndeki halı meşherlerindeki Kayseri halılarını, Ispartalı İmam Zade Mehmet Tahir ve Kaçkınzade Firması halılarını, Bor Teşebbüsat-ı Sınaiye Şirketinin, Kırşehir vilayetinin, Burdur Ticaret Odası’nın nihayet İzmir Şark Halı Şirketi’nin iktisadi mıntıka dahilinde dokuttuğu müstesna Türk halılarını gördükten sonra Akvam Meclisi’nin, mübadil ve muhacirleri sefaletten kurtarmak maksadiyle Yunanlılara karşı gösterdiği nezaketin manasını daha iyi takdir ederlerdi.
Geçen sene sergisine iştirak ile altın madalya ihzarına muvaffak olan bu firmalar, bu sene de İkinci İzmir Dokuz Eylül Segisinde Anadolu’nun sakin köylerinde çalışan köylü kadınları, masum Türk kızları tarafından dikkatle dokunan nefis, ince Isparta cinsi halıları teşhir eylemişlerdir.
Mehmet Tahir Ticarethanesi, Eğirdir; Kaçkınzade Firması Isparta’dadır. Her iki firma ecnebi memleketlere halı ihracatına başlamışlardır.

ITSOM, 3 Yıl, 9-10 Sayı, EYL-TEM/1928, s.334-336

1934 yılında çıkan Soyadı Kanunu ‘Zade’ ve ‘Oğlu’ lakaplarını yasakladığından aile ‘İmam Zade’ yerine (imamların toplumda liderlik konumunda olmaları nedeniyle) lider ile eş anlama gelen ‘Önder’ soyadını almıştır. Zamanın idadî eğitimini almış ve bir süre Fransa’da bulunmuş, ileri görüşlü, yenilikçi, azimkar, girişimci ve sanatkar ruhlu bir kişiliğe sahip olan M. Tahir Bey’in 1943’te vefatına kadar Türk ve Isparta halıcılığına pek çok hizmetleri olmuş, büyük katkıları dokunmuştur.

Ailede halıcılığa ilgi duyan tek kişi olan M. Tahir Bey’in oğlu Muammer F. Önder 1937 yılına kadar babasının yanında çalışmış ve onun halı bilgisi ve tecrübesinden faydalanmıştır. Muammer Bey 1937’den sonraki yıllarda 18 yıl muhtelif kamu hizmetlerinde çalışmış, Anadolu’nun hemen her yerinde boyama, dokuma ve halıcılık üzerine Türk köylüsünün eğitilmesinde görev almıştır. 1955 yılında İzmir’e yerleşen Muammer Bey, 1958 yılında Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi’ndeki son kamu görevinden ayrılarak Kula Mensucat Fabrikası’nda Halıcılık Bölümü Müdürü olmuştur. Muammer Bey bu fabrikadaki başarılı çalışmalarıyla Kula Halıları’nın ilk örneklerini üretmeye başlamıştır.
1964 yılında Muammer Bey ‘Renk Halı-Muammer F. Önder’ firmasını kurmuş ve yaklaşık 30 yıllık bir aradan sonra aile Yağcıbedir halıları ile tekrar halı üretimine ve bunların yurtiçi toptan satışına başlamıştır.

Üretilen malların yurt içinde perakende olarak da pazarlanması gerekliliğinden 1971 yılında ‘Klasik Halı’ firması kurulmuş, Muammer Bey ve üç oğlu tarafından firmanın ilk perakende halı mağazası İzmir-Cumhuriyet Meydanı’nda ‘Klasik Halı’ adı altında açılmıştır. Pazarlamanın başına firmanın bugünkü sahibi, Muammer Bey’in oğlu T.Tahir Önder getirilmiştir.

İzmir Heykel Mağazası – 1988

Firma 70’li yıllarda Kula halılarının en güzel ve seçkin örneklerini üretmiş, 1980’lere kadar bu halıları toptan olarak pazarlamıştır. Bu dönemde üretilen Kula halıları başta İtalya olmak üzere tüm Avrupa ülkelerine de ihraç edilmiştir. Türkiye’nin sınırlarını aşarak dünya çapında ün yapan Kula halılarına olan aşırı talep, zaman içinde bu halıların kopyalarının yapılmasına ve kalitenin düşmesine sebep olmuştur. Firmanın 1978 yılından itibaren A.B.D.’ye de ihracatı başlamış ve gelen talepler doğrultusunda 1980 yılında “Selçuk”,1984 yılında “Yörük” koleksiyonlarının üretimine başlanmıştır. Hem yurtiçi hem de yurt dışında beğeni kazanan Yörük halılarının üretimi 2000 yılına kadar devam etmiştir. Bu halılar Klasik Halı firmasının İzmirli olması nedeniyle “İzmir Yörük” olarak da isim yapmıştır.

Türkiye’de halıcılığın gelişmesinde büyük emeği geçen, başta oğulları olmak üzere yüzlerce usta, binlerce dokuyucu yetiştirmiş, her yönüyle gerçek bir üstat ve halı otoritesi olan Muammer F.Önder 1983 yılında vefat etmiştir. Amerika’dan gelen siparişler üzerine 1986 yılında “Uşak” ve 1987 yılında “Serapi” koleksiyonları özel olarak üretilerek Amerika’ya ihraç edilmiştir. 1988 yılında “Antik Kilim”, 1989’da “Antik Koleksiyonu” nun üretimine başlanmıştır. 
1990 yılında kardeşlerin büyüğü ortaklıktan ayrılmış, imalatı yürütmek ve yönlendirmek üzere T.Tahir Önder üretimin başına geçmiştir. 1990 “Klasik”, 1992 “Neo-Klasik” ve “Neo-Antik”, 1995 “İmam Zade” ve 1997 “Klasik Selçuk” koleksiyonlarının hayata geçirildiği yıllar olmuştur. 1990’lardan itibaren iç piyasanın da canlanmasıyla firma yurtdışına ihraç etmekte olduğu tüm bu koleksiyonların yurtiçi toptan satışına başlamıştır. 1995 yılından itibaren Türkiye’deki üretim maliyetlerinin artması ve gelişmiş ülkelerin siparişlerini yaptırmak üzere işçilik maliyetlerinin düşük olduğu üçüncü dünya ülkelerini tercih etmesi nedeniyle firmanın ihracatı bu dönemden sonra azalmıştır.

1998 yılı başlarında küçük kardeşin de ortaklıktan ayrılmasıyla kardeşlerin ortaklığı son bulmuş ve şirketin yönetimi tamamen T.Tahir Önder ve ailesine geçmiştir.
1998’de “Klasik Ottoman”, 1999’da “Antik Kaftan”, 2000’de “Kaftan”, 2001’de “Artemis” ve “Smyrna” koleksiyonları tasarlanmış ve üretilmiştir. Halen devam eden bu koleksiyonlara her geçen gün yeni modeller ve yeni renkler eklenmektedir. 2003 yılında firma, en yeni koleksiyonu olan “ModernArt” halılarını tasarlamış ve üretimine başlamıştır. Böylece Klasik Halı el halısında minimal modern desenleri işleyerek dünya çapında bir ilke daha imzasını atmıştır. 

1909 yılında Isparta’da “İmam Zade M.Tahir Ticarethanesi” adı altında kurulan “Klasik Halı” bugün ilk günden beri kaliteden ödün vermeyen anlayışı ile faaliyetlerine devam etmektedir. Firma Ege Bölgesi’ndeki dağ köylerindeki 1,000’i aşkın halı tezgahı ile bugün Türkiye’nin en büyük halı imalatçılarından biridir. Firma, el halısı sektöründe yaptığı her yeni koleksiyon ile ilklere imza atan bir öncü durumundadır. 
Klasik Halı’nın ürettiği halılarda kullandığı desenleri sektördeki 33 senelik tecrübesi ile firma sahibi Tevfik Tahir Önder tasarlamakta ve renklendirmekte ve firma kendi tasarımı olan bütün modellerin patent ve kullanım hakkını almaktadır. Desen güzelliği, renk ahengi ve malzeme kalitesiyle isim yapmış Klasik Halı, 1999 yılında logosunu değiştirmiş ve ürettiği halı ve kilimlere tescilli logosunu dokutmaya başlamıştır. Halılar üzerine dokunan bu logo ayrıca bir garanti belgesi niteliği de taşımaktadır.